Bilgi Bankası
SSS
Yangınla mücadelede hayati adım duman kontrolüdür. Duman kontrolü; fanlarla mekanik olarak veya aerodinamik açıklıklar yaratan kapaklar kullanılarak doğal olarak sağlanır. Duman Tahliye Kapakları, mahal üst kotundan, yangın esnasında oluşan dumanı kontrollü olarak egzoz etmeye yarar.
Duman tahliye için gerekli açıklık hesabı EN 12101-5 veya DIN 18232-2 ye göre yapılabilir. Her iki standartta da vurgulanan ortak nokta, fabrika veya depolarda duman perdesi yardımıyla duman zonlarının oluşturulması ve oluşturulan zonlara göre gerekli taze hava girişi ve duman atımı yapacak aerodinamik alanların belirlenmesidir. Hesaplamalar için mimari ölçüler, tesisin kullanım amacı ve buna göre belirlenecek yangın yükü, kullanıcı tarafından belirlenecek duman stok yüksekliği gereklidir. Bu bilgiler ışığında hesaplamalar yapılabilir. Hesap desteği için bize ulaşabilirsiniz (fabrikasatis@formgroup.com).
Yangın bir noktadan diğer noktaya, sadece alevin sıçraması ile değil ortamda biriken ve yayılan dumanın ısısı ile de taşınabilmektedir. Biriken ve yayılan duman ortam sıcaklığını artırmakta ve içeride bulunan cisimlerin tutuşma sıcaklıklarına ulaşmalarına neden olmaktadır. Bu noktadan sonra cisimler ani alevlenme ile yanmaya başlar ve yangının büyümesine sebebiyet verir.
Yangın anındaki ölümlerin büyük çoğunluğu alevden değil, duman zehirlenmesinden kaynaklanır. Mahalde biriken duman görüş mesafesi, odaklanma ve duyu kayıplarına neden olarak kaçışı engeller. Yangını olabilecek en hızlı şekilde algılamak, insanları ortamdan en hızlı şekilde tahliye etmek, profesyonel yangın söndürme ekiplerinin müdahalesini kolaylaştırmak ve yangının yıkıcı etkisini azaltmak için duman tahliye sistemleri kullanabilecek en ekonomik ürünlerdir.
Duman tahliyesi ve kontrolü “Binaların Yangından Korunmasına ilişkin Yönetmelik’te” şu şekilde tarif edilmiştir: “Madde 86 - Doğal duman tahliyesi için duman çekiş bacaları ve bölmeleri ile alev yönlendirme bacaları kullanılacaktır. Mekanik duman tahliye sistemleri olarak iklimlendirme sistemleri özel düzenlemeler yapılarak kullanılacak veya ayrı mekanik duman tahliye sistemleri kurulacaktır.” Kanun hükmündeki yönetmeliğe göre duman kontrolü zorunludur.
EN12101-5 standardı gereği 2000 m2 (DIN 18232-2 ye göre 1600 m2 ) yi geçmeyecek şekilde duman zonları oluşturulması gerekir. Zon kontrolü olmayan bölgelerde yangın tehlikesinde oluşan sıcak ve zehirli gazlar çatıda yükselerek yatayda diğer alanlara yayılım eğilimi göstererek riski diğer alanlara taşıya bilir ve yayılan zehirli gazlar soğuyarak aşağı çökecek ve risk düzeyini artıracaktır. Bu zonlama sabit veya hareketli duman perdeleri ile yapılabilir. Ayrıca ısıdan zarar görmeyecek farklı malzemeler de duman bariyeri olarak kullanılabilmektedir.
Duman tahliye amaçlı kullanılacak kapaklar hayati önem arz eden ürünlerdir. Kapaklar akredite olmuş kurumlar tarafından test edilerek, başarılı oldukları takdirde EN 12101-2 standardında CE sertifikasyonu hak kazanır. Bu test değerlerinin kapak üzerindeki etikette, CE doğrulama numarası ile açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Sadece, EN 12101-2 sertifikalı piston/açkı mekanizması kullanılması ile sistem güvenilir olarak kabul edilemez. EN 12101-2 standardı gereği tüm kapak sistemi (kullanılan her parça) bütün olarak test edilir ve sertifikasyon verilir.
EN12101-2 standardı gereği
Çift kanat ve panjur tip kapaklar en az 90 derece,
Tek kanat kapaklar en az 140 derece,
Tonoz formlu çatı ışıklığı üzerindeki kapaklar en az 160 derece açı ile açılmalıdır.
Daha az açılan kapaklar negatif boşaltmaya yani dumanın geri basmasına neden olabilir. Tabii ki uygun açıda açılabilen her kapak duman tahliye kapağı sayılamaz. EN12101-2 sertifikasına sahip olması gerekir.
Duman tahliye kapakları test ve uygunluk koşullarının tanımlandığı standarttır. Bu belgeye sahip olan duman tahliye kapakları tüm testlerden başarıyla geçmiş demektir. Bu sertifika komple ürüne (kaide, kanat, açkı mekanizması) alınmalıdır. Sadece açkı mekanizmasının (piston) sertifikası olması sistemi güvenilir kılmaz.
• DAYANIKLILIK: Havalandırma ve duman tahliye amaçlı yapılan açma ve kapama testleridir (RE kısaltmalarıyla ifade edilir). En dayanıklı kapaklar, havalandırma için RE10.000 ve duman tahliye için RE1000 test sonuçlarına sahip olanlardır.
• Cv BOŞALTIM KATSAYISI veya Aa AERODİNAMİK ALAN): Kapağın duman atımındaki performansının test edildiği ve raporlandığı testtir.
• KAR YÜKÜ: Kapağın üzerinde birikebilecek kar yükünün etkisi altında açılması test edilir. (SL250, SL500 kısaltmalarıyla ifade edilir.) Türkiye iklim şartlarında en az SL500 normu aranmalıdır.
• RÜZGÂR YÜKÜ: Kapağın maruz kalacağı negatif basınç sonucu kapalı haldeyken açılmaması test edilir. (WL kısaltmalarıyla ifade edilir.)
• DÜŞÜK DIŞ ORTAM SICAKLIKLARINDA ÇALIŞMA: Kapağın düşük sıcaklıklarda çalışıp çalışmadığını belirlemek için yapılan testlerdir. Test sonucuna göre sınıf belirlenir. T(-xx) koduyla ifade edilir. Uygulama yapılacak bölgenin kış koşullarına göre ürün seçilir.
• ISI DİRENCİ: Kapakların dayanım sıcaklıkları konusunda yapılan testtir. B300 dayanımı (300° C 30 dk. ) duman tahliye kapakları için yeterli görülmektedir.
Üretici CE etiketinde aşağıdaki test değerleri mutlaka olmalıdır. Kapağa ait etiket üzerinde test karşılıklarına NPD yazılı veya her hangi bir test değeri belirtilmemiş ise, kapaklar standart dışı ve güvensiz kabul edilmelidir. Kapak üzerinde sadece EN 12101-2 sertifikalı piston/açkı mekanizması kullanılması tek başına duman tahliye için yeterli değildir. EN12101-2 standardına göre tüm kapak sistemi (kullanılan her parça) bütün olarak test edilmelidir.
• Üretici Bilgileri.
• Ürün Marka, Model, Seri Numarası Bilgileri
• Ce Onaylanmış Kuruluş Numarası (Notıfıed Body Number)
• Aerodinamik Alan (Aa) / Boşaltım Katsayısı (Cv)
• Rüzgar Yükü
• Kar Yükü
• Düşük Sıcaklıkta Çalışma (T-)
• Dayanıklılık (Re)
• Isı Dayanım (B300)
Pencereler için kullanılan bir standarttır. Duman kontrolü veya yangın dayanımlarıyla ilgili testleri içermemektedir. Bu sebeple duman kontrolü için yeterli bir sertifikasyon değildir.
Bir ortamdan dumanı tahliye etmek için en verimli bölge çatılardır. Yan cephelerde bulunan pencerelerin üzerinde kalan duman tabakası ısıyı taşıyarak yangının büyümesini önleyemez. Duman tahliye kapaklarının aerodinamik açıklık katsayıları TS EN 12101-2 testleri ile belirlenmiştir. Binalarda bulunan fenerliklerin aerodinamik açıklık katsayıları çok düşük olup, Duman tahliye için yetersiz kalmaktadır.
Yangınla mücadele kapsamında çalışan tüm sistemlerde olduğu gibi duman tahliye sistemleri ve ekipmanlarının da problemsiz çalışması, olası yangın durumunda can ve mal kayıplarını en aza indirebilmesi için yönetmeliğin zorunlu kıldığı şekilde test ve bakım yapılması gerekir. Biz üretici olarak, yılda en az bir kez bakım yapılmasını önermekteyiz.
Her türlü çatı tipine, panel modeline ve ışıklık konstrüksiyonuna (Cam, Polikarbon) uygun modelde kapaklar bulunmaktadır.
Doğal havalandırma, dış ortamdaki havanın binaya kapı, pencere, menfez ve ya louver gibi açıklıklardan girmesi ile iç ve dış sıcaklık farklarından kaynaklanan havanın yoğunluk farkları ile rüzgar basıncı sonucu gerçekleşen bir hava akımı olaydır.
Doğal havalandırma için fabrika cephelerinin alt kotlarında hava girişi sağlayacak menfez gibi sabit veya louver, pencere gibi manuel ya da motorlu kontrol edilebilen aerodinamik hava girişleri gerekmektedir. Hava çıkışının sağlanması için de çatıda; ventilasyon kapakları, aeratör, ya da labirent sistem gibi aerodinamik atım katsayıları yüksek olan üniteler olması gerekir.
Doğal havalandırma sisteminin en önemli elemanı çatı ünitesidir. Ventilasyon kapakları, duman tahliye kapakları, 7/24 labirent sistemler ve 7/24 çatı aeratörleri ( ridge ventilator ) Cv (hava atım) katsayısına sahiptir. Tesisinizdeki ısı yükleri, havalandırma ihtiyaçları, tesisin bulunduğu konumun hava şartları; sistem seçimi için önem taşır.
Endüstriyel tesislere uygun örneklemeler;
Demir Çelik, Cam, Alüminyum üretimleri yapan kontinü hatta sahip endüstriyel tesisler ÇATI AERATÖRÜ (RIDGE VENTILATOR) kullanır. Bu ünitelerin Cv değerleri yani atım katsayıları en yüksektir. Yağmurlu, rüzgarlı ve karlı havalarda dahi 7/24 çalışırlar. Detaylar için tıklayınız!
Yüksek Isı yükleri barındıran üretim prosesleri, ortama buhar veya farklı gazlar veren prosesler, lastik, kağıt, karton, cam şişe, plastik ve türevleri imalatı yapan, fırın ve ramöz makineleri bulunduran endüstriyel tesisler labirent sistemler kullanmalıdır. Labirent sistemler de yağmurlu, rüzgarlı ve karlı havalarda 7/24 açık kalabilirler. Detaylar için tıklayınız!
Isı yükü barındırmayan prosesler, montaj hatları, depolama alanları ise duman tahliye kapakları ve ventilasyon kapakları ile doğal havalandırma sağlarlar. Tek kanatlı ve çift kanatlı kapaklar sadece güzel havalarda kullanılabilir. Rüzgar ve yağmurda kapatılması gereklidir. Panjur (louver) tip kapaklar ise rüzgarlı bölgelerde kesintisiz yüksek verimde doğal havalandırma sağlarlar, sadece yağmurda kapanırlar. Detaylar için tıklayınız!
Fenerlikler uzun yıllardır fabrikalarda kullanılmaktadır. Kısmen doğal havalandırma sağlarlar. Cv (atım katsayısı) değerleri çok düşüktür. Bu sebeple verimli bir havalandırma sağlamazlar. Yanlarındaki menfez, pencere veya panjurlardan hava atımı yapabilirler. Rüzgarlı havalarda çalışamazlar çünkü fabrika içindeki hava rüzgar etkisinden bağımsız dikine hareket yapmak ister, fakat fenerlik yapısında havanın yana doğru dış ortama çıkması gerekir. Rüzgar olduğunda ise bu noktada oluşan girdap sonucu havalandırma çok azalır veya geri basma yaşanır. Bu sebeple; rüzgardan, yağmurdan bağımsız çalışabilen yüksek verimlilikte çatı aeratörleri tasarlanmıştır. Detaylar için tıklayınız!
Fenerlikler ağır çelik konstrüksiyona sahip yapılardır. Çatı aeratörü ise kutu profillerden yapılır ve daha hafiftir.
Fenerliklerin Cv yani atım katsayıları maksimum 0,20’dir. Çatı aeratörü 0,70 Cv katsayısına sahiptir.
Fenerlikler yağmurda kapanır rüzgarlı havada çalışmaz, aeratörler yağmurda çalışmaya devam eder, rüzgarlı havalarda ise atım katsayısı artarak çalışır.
Fenerliklerin yanlarına manuel veya motorlu aç kapa menfez ya da louverler gerekir, çatı aeratöründe böyle bir gereksinim duyulmaz. Bu sebeple işletim ve bakım maliyetleri aeratörlerin çok daha düşüktür.
Aşındırıcı buhar ve gazlar salan proseslerde fenerlikler verimli hava atışı yapmadığından fenerlik konstrüksiyonu hızlıca aşınır zarar görür. Aeratörlerdeki sürekli hava akışı sayesinde kullanım ömrü çok daha fazladır. Detaylar için tıklayınız!
Endüstriyel mahal içindeki ısı yükleri, mimari ölçüler (en, boy, yükseklik) ve dış hava sıcaklıklarına göre istenen mahal iç sıcaklıkları yardımıyla statik ısı analizi yapılarak hava atımı için gerekli çatıdaki aerodinamik alan ve taze hava besleme için cephedeki aerodinamik alanlar hesaplanarak en verimli çözüme ulaşılır. Detaylar için tıklayınız!
Doğal havalandırmada kullanılan taze hava beslemesi dış hava olduğundan, içerinin sıcaklığı dış hava sıcaklığının maksimum birkaç derece üzerindeki sıcaklığa kadar serinletilebilir. Örneğin; dış hava sıcaklığı 35 C olan bir cam üretim tesisinin fırın bölgesinde 9000 kw ısı yükü varken, saatte 25 kez hava değişimi ile çalışma alanı sıcaklığı 44 C ye düşürülebilir. Bu çözümde doğal havalandırma ile çatıdan atılan havanın sıcaklığı 60 C olmaktadır. İç mahal sıcaklığını dış hava sıcaklığının altına çekmek isteniyorsa farklı tip soğutma teknikleri tercih edilmelidir. Detaylar için tıklayınız!
Doğal havalandırma arıza ihtimali bulunmadığından kesintisiz çalışabilir.
Mekanik havalandırma çözümlerine göre kurulum ve bakım maliyetleri çok daha düşüktür.
Kullanım ömürleri fanlı sistemlere göre daha uzundur.
Sunvia Tube Kubbe, Kaide, Yansıtıcı Reflektif Kanal ve Difüzör setinden oluşur. çatıda monte edilmiş optik kubbe doğal günışığını yakalayarak, yüksek yansıtıcı özelliğe sahip reflektif kanala aktarır, kanaldaki ışık, yansımalarla birlikte yoğunlaşır ve günışığı minimum kayıp ile difüzöre iletilir. Difüzördeki günışığı homojen şekildeki dağılarak uygulandığı alanı doğal günışığı ile aydınlatmış olur.
İdeal bir aydınlatma için SVT-250 modeli ürününü 15-20 m2/adet, SVT-550 modeli ürününü 30-35 m2//adet, SVT-900 modeli ürününü 50-60 m2/adet olacak şekilde uygulayabilirsiniz. Farklı aydınlatma seviyeleri, taleplerinize göre aydınlatma-ışık analizi yapılarak sağlanabilir, bu konudaki talepleriniz hakkında iletişime geçebilirsiniz.
Sunvia Tube günışığı iletimi sağlar, depolama yapmaz bu sebeple gece olduğunda aydınlatma sağlamaz. Fakat içine yerleştirilebilen ışık kiti ile geceleri de yapay aydınlatmaya yardımcı olur.
Sunvia Tube kurulumu oldukça kolaydır. Kurulum videosunu izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=otYzIOSi7SA
https://www.youtube.com/watch?v=Cl6Zxu25ZmE
Özel bir bakım gerektirmez. Mevcut armatürlerinizi temizleme ve tozunu alma ihtiyacı duymuyorsanız, Sunvia Tube ürünlerini de temizlemenize gerek yoktur.
Sunvia Tube yatırımının geri dönüş süresi; işletmenin kullanım amacı, süresi ve aydınlatma için harcadığı enerjiye göre değişiklik göstermektedir. Her proje özel olarak değerlendirilmeli ve kazandırdığı ısıl yalıtım dahil göz önüne alınmalıdır.
Evet bu sistem kolayca kurulabilir. Basit bir ışık sensörü ile iç mahaldeki ışık şiddeti, sensör üzerinde ayarlanan değerin altında düştüğünde yapay aydınlatmalar devreye girecektir.
Sunvia, geleneksel çatı pencerelerinin kurulmasının mümkün olmadığı, çatıyla direkt bağlantısı olmayan mahallere de kurulabilir. Çatı üzerinden düz olarak inilemeyecek mahallerde dirseklerle ulaşılabilmektedir. Dolayısıyla kurulum zorluğu olan mahallere dahi gün ışığı taşınabilmektedir.
Çatı pencereleri ışığı altındaki bölgeye dağıtırken, Sunvia gün ışığını aşağıya taşıyarak, özel lensi sayesinde daha geniş bir alana dağıtmaktadır.
Sunvia nın maliyeti, klasik çatı pencelerine göre daha düşüktür. Polikarbonat levhalar ile kıyaslandığında projeye göre yaklaşık %10-20 aralığında kurulum maliyeti daha yüksek çıkmaktadır. Fakat bu fark polikarbonat panellerin yüksek ısı geçirgenliği, içeride yarattığı aşırı sıcaklık, sararmadan dolayı kısa kullanım ömrü, su izolasyonunda yarattığı büyük sorunlar nedeniyle; ışık tüpü maliyet ve işletim kolaylığı sayesinde daha çok tercih edilebilir bir sistemdir.
Polikarbon aydınlatma levhaları için ısıl geçirgenlik değeri ürün tipine göre 3-6 W / m2K’dir, bu değer Sunvıatube için 1,3-1,7 W/m2K aralığındadır, Polikarbon aydınlatma tasarımı taban alanının %6-10’u arasında, Sunvıatube ise ürün çapına göre değişmekle birlikte %1-2 arasında seçim yapılmaktadır. Bu yüzden ısıl geçirgenlik değeri de baz alındığından sağladığı ısı yükü avantajı enerji verimliliğinde göz ardı edilemeyecek seviyededir.
Işık reflektif kanallar yardımıyla, hava gibi taşınabilir. Ülkemizdeki en uzun uygulama dikine bir hatta 42 metredir. Torunlar firmasının 5. Levent projesinde 60 metre derinliğindeki 6 adet şaft farklı uzunluklardaki kanallar yardımıyla aydınlatılmıştır. En uzun kanal uzunluğu 42 metredir.
Sunviatube ışık bacası direk güneş ışığına ihtiyaç duymaz. Bulutlu havalarda da dışarıdaki aydınlık sayesinde ünite iç ortamı aydınlatabilir.
Kubbeden sisteme alınan ışığı, yansıtarak taşıyacak reflektif kanal DIN 5036-3 standartlarına göre %98,5 , ASTM E-1651 standartlarına göre %99 yansıtma katsayısına sahip olacaktır.
Reflektif kanal %99,99 gümüş kaplı ve %98,85 saflıkta alüminyumdan imal edilmiş malzeme olacaktır.
Reflektif kanal malzemesi nem dayanımına sahip olmalıdır. 40°C - 100% rh test ortamında reflektif kanalın yansıtma katsayısı %97 nin üzerinde olmalıdır.
Reflektif kanal malzemesi UV dayanımına sahip olmalıdır. 65°C XENON ışını altında test edilmiş olmalı ve bu şartlarda yansıtma katsayısı %98 in üzerinde olmalıdır.
Su doğal olarak en hızlı ısı alan sıvılardan biridir ve buharlaşma eğilimi bu yüzden çok yüksektir. Bir sıvı buharlaşırken çevresinden ısı emer. Su havayla temas ettiğinde havadan ısı alarak havayı soğutur.
Evaporatif soğutma mantığı da havayı olabildiğince yüksek su miktarıyla (ıslak yüzeyle) temas ettirerek havanın soğutulmasını sağlamaktır. Esintili havalarda havuzdan çıktığımızda vücudumuzda hissettiğimiz serinlik, elimize kolonya döküp elimizi salladığımızda hissettiğimiz serinlik, evaporatif soğutma mantığıyla gerçekleşen soğutmalara en güzel örnektir.
Endüstriyel Tesisler (Otomotiv, Beyaz Eşya, Tekstil, Halı, İplik-Dokuma, Plastik Enjeksiyon, Ambalaj, Gıda Fabrikaları vb.), başta olmak üzere yüksek hacimli alanların ( Cami, Düğün Salonları, Atölyeler, Depolar, Tersaneler, Açık Hava Rest. vb.) serinletilmesi amaçlı kullanım için en ideal çözümdür.
Mekan içinde insanların nefes aldığı hava sağlıklı olmalıdır. Almanya’da iç hava kalitesinin dış hava kalitesi ile aynı olma şartı vardır. İnsanlar 20°C civarinda en yüksek kapasitede faaliyet gösterirler. 28°C’de verim %70’e düşer ve 33°C’de ise %50’ye düşer. Almanya’da işyeri ortam konfor şartları kuralları (ASR 6) SICAKLIĞIN 26°C’yi geçmemesi gerektiğini belirtmektedir.
Öncelikle uygulanması talep edilen yapının toplam alanı hesaplanır (m2), yüksek hacimli alanların serinletilemsi için, üfleme başlığının yüksekliği ile birlikte hacim bulunur yani toplam hazim baz alınmaz. Üfleme başlığı veya menfez yüksek yüksekliği 4-7 m arası olması yeterlidir. Sonrasında iç ortam ısı yüküne göre hava değişim katsayısı belirlenir evaporatif soğutma sistem tasarımı için min. 15 kabul edilir. Örneğin ortalama 35 °C iç ortam sıcaklığı söz konusu olan lokal bölge 1000m2 alan için;
1000(m2) * Üfleme Başlığı yüksekliği 5 (m) * Hava Değişim Katsayısı 15 = 75.000m3/h hava debisi yeterli olacaktır.
Bununla birlikte iç ortamda %20 pozitif basınçlandırmaya göre tasarım yapılır, üflediğimiz taze havanın %80’i egzost sistemi ile dışar atılır. Serin hava ile sıcak hava’nın çarpışmaması gereklidir, bu durumda yoğuşma gerçekleşir ve nem artar. Bu oran farklı prosesler için değişkenlik gösterebilir, burada önemli olan durum yaşanılan hacimden CO2’ ‘ye ek olarak ayrıca kokular, yapı malzemelerinden ya da halılardan yayılan çözücüler (solvent), toz, gaz ve üretim proseslerinde yayılan duman vb’nin uzaklaştırılması gerekir. Mekanik proses olarak yapılabildiği gibi doğal hav. kapakları ile de çözümlenebilir.
Evaporatif soğutma sistemleri en ilkel serinletme yöntemidir, yakıt olarak su tüketir. İçerisinde soğutucu akışkan gaz – kompresör vb detaylar olmadığı için YATIRIM MALİYETİ, klasik soğutma sistemlerine göre 7-10 kat daha ucuzdur. Bununla birlikte motor güçleri ünite bazlı 2.2- 3- 5.5 kW kapasitede olduğundan dolayı enerji tüketimleri son derece düşüktür. Bu yüzden İŞLETME MALİYETİ klasik soğutma sistemlerine göre yine 7-10 kat daha ucuzdur.
Sağlıklıdır çünkü %100 Taze Hava ile çalışır, Islak medya ile doğal filtreleme yapar. Klasik sistem soğutma cihazları gibi havayı kurutmaz.
Özetle genel avantajları;
• Daha düşük ilk yatırım maliyetleri,
• Azımsanmayacak enerji tasarrufu : Soğutma için daha az enerji gereksinimi, pik elektrik talebinin azalması ve sonuç olarak daha büyük enerji bağımsızlığı,
• Kloroflorokarbon ( CFC) gazları kullanılmaması,
• Daha küçük kanallar ve daha küçük (kW) kapasiteli soğutma cihazları,
• Daha az CO2 ve diğer gaz emisyonları,
• Sistemin kullanılması süresi boyunca düşük işleme gideri.
Havuzdaki su küçük bir sirkülasyon pompasıyla selülozik peteklerin üzerine dağıtılır ve petekler sürekli ıslak tutulur. Ünitenin içindeki bir fan dışarıdan sıcak havayı alarak bu ıslak peteklerin üzerinden geçirir, ıslak peteklerden geçen hava soğur ve mahale basılır.
Ünite üfleme sıcaklığı dış hava bağıl nem ve sıcaklığına göre değişkenlik gösterir. Hesaplama için Psikometrik diyagram kullanılır. Örneğin dış hava sıcaklığı 40°C ve bağıl nem %25 iken, cihaz üfleme sıcaklığı 26,9°C olacaktır.
Ünite verimliliğini belirleyen etkenler; Petek Kalitesi, Petek yüzey alanı, Petek Üzerinden Geçen Hava Hızı ve Petek Kalınlığıdır.
Petek veriminde en etkin husus petek yüzeyinden geçen hava hızıdır. Hızı etkileyen faktörler ise, debi ve petek alanıdır. Petek yüzeyinden geçen hava hızı maksimum 3.0m/s olmalıdır. Bunun üzerindeki hava hızlarında su sürüklenme problemleri oluşur. Satın alma yapılırken dikkat edilmesi gereken husus, öncelikle petek alanı olmalı, sonrasında farklı ünitelerin aynı debilerde, petek yüzeyi hava hızı sorgulanmalıdır. Örnek:
Maksimum Debi : 30,000m3/h
Petek Alanı : 3,80 m2
Hava Hızı : 30000/ (3,8*3600) = 2,2m/s olurken aynı ünite debi kontrolüyle 20,000m3/h’te çalıştırıldığında 20000 / (3,8*3600) = 1,46 m/s olmaktadır.
Bu yüzden yüksek petek alanına sahip ünite diğerlerine göre daha verimli olacaktır.
Petek kalınlığı da verimi direk etkileyen husustur. Daha kalın petekler daha verimli olurken, basınç kaybını artırırlar ve hava debisinde düşüşe sebep olurlar. Üretici firmalar tasarımlarına göre en uygun petek kalınlığı, debi, basınç optimizasyonunu yapmaktadır.
Ünitelerin soğutma kapasitesi için önemli kriterler; Hava Debisi ve Petek-Ünite verimidir Hava debisinin yüksek olması yüksek soğutma verimi demektir. Daha yüksek debili bir ünite daha düşük debili bir üniteye göre her zaman daha fazla soğutma sağlayacaktır.
Örnek:
Q = M x C x (Tdış-Tüfleme)
Q : Toplam Soğutma kapasitesi
M : Hava Debisi
C : Sabit Katsayı (0,30)
Tdış : Dış Hava Sıcaklığı
Tüfleme: Ünitenin üflediği hava sıcaklığı
Görüldüğü üzere bu formüldeki en büyük etkiyi hava debisi yapmaktadır. Aynı petek verimine sahip 30,000m3/h debideki bir ünite 20,000m3/h debideki üniteye göre 3/2=1,5 kat daha fazla soğutma sağlayacaktır. Petek veriminin etkisi çok düşük olmaktadır.
Örnek:
Üfleme Sıcaklığı Hesabı : Tkuru – [ (Tkuru – Tyaş)*Petek Verimi ]
Tkuru = 35°C
Tyaş = 23°C
Debi = 30,000m3/h, Hava Hızı = 2,20m/s, Petek Verimi = 0,84
Üfleme Sıcaklığı = 35 – [(35-23)*0,84]=24,9°C
Debi = 20,000m3/h, Hava Hızı = 1,46m/s, Petek Verimi = 0,88
Üfleme Sıcaklığı = 35 – [(35-23)*0,88]=24,4°C
Q=30000 x 0,3 x (35-24,9) = 90900 W
Q=20000 x 0,3 x (35-24,4) = 63600 W
Yüksek debili ünitenin sağlayacağı soğutma diğerine göre 1,53 kat fazla olmaktadır. (Bu hesaplamalar adyabatik soğutma için değil, duyulur soğutmaya göre yapılmıştır, bununla birlikte debi ve sıcaklık düşüm farklılıklarının kapasite üzerindeki etkisini bire bir göstermektedir) Yine de yüksek debili ünite kullanmak zorunluluğu yok, aynı etkiyi daha düşük kapasiteli ünite adedini artırmakla da sağlanabilir. 60,000m3/h ihtiyaç varsa, 2 adet 30,000m3/h veya 3 adet 20,000m3/h ünite seçimi yapılabilir.
Tek noktadan üflemelerde aksiyel üniteler kesinlikle uygun olmaktadır. Uzun kanal boylarıyla hava dağıtımı yapılıyorsa radyal fanlı üniteler tercih edilmelidir. Kanal hattınız ve basınç kaybı belliyse imalatçı firmalardan uygun basınçta imalat yapmasını isteyebilirsiniz. Bununla birlikte 25,000m3/h ve 30,000m3/h ünitelerde, gemi tipi fan pervanesi olan üniteler mevcuttur. Bu üniteler yüksek debi ve yüksek basınç sağladıklarından kanal bağlantılarına da uygun olmaktadır.
VDI-6022-3 Hijyen sertifikalı ürünler piyasada mevcuttur. Bunun dışında hijyen sertifikası veya Lejyonella sertifikası diye bir sertifika olmaz. Avrupada yapılan Alman-VDI testi Türkiye’de yapılmamaktadır. Türkiye’de Lejyonella testi yapan bir çok kuruluş vardır ve yaptıkları test sadece bir su numunesi için yapılır ve o suda Lejyonella veya diğer zararlı bakteri-mikrop vb. olmadığına dair test sonuçlarıdır. Lejyonella testi belgesine sahip olmak ünitenin hijyen sertifikası sahibi olduğunu göstermez. Bu konuda hassasiyetiniz varsa belirli dönemlerde, kullanmakta olduğunuz ünitelerden su numunesi alıp, teste gönderebilirsiniz veya bakım-servis anlaşması yaptığınız firmadan bu testleri yaptırmasını isteyebilirsiniz. Doğru ünite seçimi yapılması ve sonrasında doğru işletme koşullarında çalıştırılan Evaporatif soğutmalarda Lejyonella riski yok denecekter kadar azdır. Bu durum bilimsel makalelerle kanıtlanmıştır. Bununla birlikte bu riski tamamen yok etmenin yollarından birisi, satın alınacak ünitenin üzerinde zaman ayarlı, otomatik su drenaj sisteminin olmasıdır. Bu opsiyona sahip ünite alındığında, işletmede de bu opsiyonun kullanıldığına emin olunmalıdır. Ayrıca ünitelerde Ozon jeneratörü bulunması, su hijyeni sağlayacağı gibi, suda oluşacak kötü kokuları da bertaraf etmektedir.
18,000-30,000m3/h arasında plastik üniteler uzak doğudan gelmektedir. Demonte gelen ürünler ya olduğu gibi müşteriye verilmekte, ya da üzerinde modifikasyonlar yapılarak, üründe iyileştirmeler yapılmaktadır. Ürünün demonte getirilip, Türkiye’de monte edilmesi ürünü Türk Malı yapmamaktadır. Evaporatif soğutma konusunda Çin, Avustralya, Hindistan, İran gibi ülke malları piyasanın en problemli üniteleridir.
Aksiyel ve Radyal fanlı ünitelere göre tasarım değişkenlik gösterir, dikey uygulamalar için genellikle aksiyel ve alttan çıkışlı ürünlerimiz tercih edilir ( FES25APB – FES30APB).
Bununla birlikte kanallı uygulama yapılması gerekiyorsa, basınç kaybı hesabına göre kanal çapları, menfez ölçü ve adetleri belirlenir.
Diğer yandan aksiyel fanlı plastik gövdeli üniteler boş ağırlıkları 100 kg, çalışır ağırlığı ise 160 kg’dır, çatı tipi montajlara uygundur,
Radyal fanlı plastik gövdeli üniteler kapasitesine göre boş ağırlıkları 155-180 kg, çalışır ağırlığı ise 215-240 kg’dır, çatı tipi montajlara uygundur, alttan ve yandan çıkışlı imalatlarımız mevcuttur. Yan cephe uygulaması yapılabilir.
Radyal fanlı Paslanmaz Çelik gövdeli üniteler kapasitesine göre boş ağırlıkları 430 kg, çalışır ağırlığı ise 580 kg’dır, çatı tipi montajlar için ilave konst. yapılması gerekir. Alttan, yandan ve üstten çıkışlı cihazlar mevcuttur
Yan cephe uygulamaların da mutlaka cihaza bakım için ulaşılabilecek merdiven, servis kolaylığı için ialve platform yapılması gerekmektedir. Ayrıca yine en 50 cm duvar vb yüzeylerden boşluk bırakılmalıdır.
Ünitelerde kullanılan suyun FRANSIZ SERTLİK derecesinin 2-10 Fr arası olması beklenir, ideal durum 4-5 Fr’dir.
Türkiye geneli Fr değeri 16-36’dır. Yüksek Fr değerine sahip su Pedler üzerinde kireçlenmeye sebep verir, bu durumda pedler sertleşir ve beyaz renge bürünür, ped yeteri kadar su ememez. Sonucunda da direkt soğutma verimine etki eder ve damlatma yapar. Çok yumuşak yani 0-2 Fr değeri su ise pedler üzerinde korozyon etkisi yaratır, yani delinmeler başlar ve aşırı tuz birikir, Bu da istenmeyen bir durumdur.
Şebeke su sıcaklığı ortalama 16 °C olmakla birlikte, evaporatif ünite için yeterlidir. Özellik olarak daha soğuk su üfleme verimine %1 den fazla etki etmemektedir.
Kuyu suyu kullanılması gerekiyor mutlaka çok iyi artılmalıdır çünkü cihaz havuz ve tesisat içinde çamurlaşma olasılığı çok yüksektir.
Dış hava sıcaklık ve bağıl neme bağlı olarak tüketilen su değeri değişkenlik göstermektedir. Bağıl nem düşük olduğu sürece cihaz su tüketim değeri artar ve bu durum soğutma verimini yükseltir. Bağıl nem yükseldikçe ped su emme oranı azalır ve soğutma verimi azalır.
Yılda en az 3 bakım yapılmasını öneriyoruz, sezon başı -ortası ve sonu. Kış mevsiminde ürünleri sadece fan modunda (susuz) kullanarak iç ortama taze hava girişi amaçlı kullanabilirsiniz. Eğer böyle bir ihtiyaç yok ise mutlaka tüm cihaz ve tesisat suyu boşaltılmalı ( donma ve genleşme ile birlikte zarar görebilir) ve ünite branda veya sterç film ile kapatılmalıdır. Yine üfleme başlıkları kanatları kapatılmalı çünkü iç ortamdan toz vb. maddeler üfleme başlığı içinden cihaz ped yüzeyine yapışır.
Üfleme başlığı 4-5-6- ve 8 menfezli olarak kullanılabilir. Havanın eşit ve kör nokta kalmadan homojen dağıtımı için en verimli başlık, 8 menfezli olanıdır. Ayrıca hafif olması ve kanatçıkları yüksek hıza dayanıklı olması tercih edilir, bu yüzden Plastik gövdeli ve al. kanatlı üfleme başlığı kullanılmasını öneririz.
Evaporatif soğutma cihazları için kablolu veya kablosuz kumandalar mevcuttur. Her cihaz için ayrı bir kumanda kullanılabilir. Bununla birlikte FORM FESKLİMA geliştirmiş olduğu özel android yazılımı sayesinde uzaktan kontrol imkanı sağlamaktadır.
Örneğin 16 adet ünite çatıda bir birine seri bağlanır ve tek cihazın kumanda çıkışından haberleşme kablosu alınıp iç ortama taşınır, kumanda uygun bir alana monte edilir. Google Play Store FESKLİMA yazılımı android işletim sistemine sahip tel. veya tablet içinde kurulumu yapıldıktan sonra, tel veya talep üzerinden kumandaya kablosuz bağlantı sağlanır. Dilerseniz her cihaza tek tek veya çoklu seçim ile tüm cihazlara müdahale edilebilir. Zonlama 16 adet cihaza kadar imkan sağlar, 2. Zon için yeni bir kumanda gerekli olmakla birlikte yine aynı tel. üzerinden bağlantı sağlanır.
Bina otomasyonuna bağlanabilir.
• Cihaz üzerindeki hijyen özelliği ile cihaz kapatıldığında otomatik olarak kendisini temizler.
• Pano üzerinde yer alan sıcaklık ve nem sensörü sayesinde cihazlar nem veya sıcaklık öncelikli çalıştırılabilir.
• Opsiyonel dozaj pompası bağlanarak, istendiği takdirde sistemdeki su otomatik olarak şartlandırılabilir.
• Opsiyonel PPM sensör bağlanarak, su kirlendiğinde otomatik olarak drenaj çalışır.
• İngilizce ve Türkçe dil seçeneği bulunur.
• Tek bir kumanda ile 16 adet cihaz kontrol edilir.
• Opsiyonel invertör ilave edilerek fan devri kontrol edilebilir.
• FESKLİMA Uygulaması ile Bluetooth Android kontrol
• Cihazın otomatik çalışmasını ve kapanması sağlayan zaman ayarı bulunur.
• Manuel drenaj sistemine ek olarak, belirtilen periyotlarda otomatik drenaj yapmasını sağlayan otomatik drenaj sistemi mevcuttur. Cihazın otomatik çalışmasını ve kapanmasını sağlayan zaman ayarı bulunur.
• Fan tuşuna basıldığında sadece fan çalışır. Bu sayede %100 taze hava alarak, sadece iç ortam havalandırması için kullanılır.
• Kumanda üzerinden kirlilik sensörü vardır, bu sayede bakım zamanı geldiğinde kumanda üzerinden uyarı alırsınız.
• Üfleme sıcaklığı değeri kumanda üzerinden izlenir.
NOT : FARKLI MARKALAR için uzaktan kontrol imkanı ilave yatırım maliyeti gerektirir, FESKLİMA ise bu çözümü bedava sunar.
Çin menşeeli ürünlerin hepsinde anakart, cihaz içindedir. Cihaz içi sulu ve nemli bir ortam olduğundan dolayı anakartın zarar görme olasılığı çok yüksektir. Bu yüzden FORM TESİSLER olarak AR-GE departmanımız kendi yerli panomuzu geliştirmiş ve üretmiştir. Pano cihaz dışına kaide üzerine kuzey yönünde monte edilir IP65 koruma sınıfındadır.
Verimlilik Sınıfları
Alçak gerilim AC motorları iki ana verimlilik sınıfında toplamaktadır.
Bunlar sırasıyla;
IE2 - Yüksek Verimli AC Motorlar
IE3 – Süper Yüksek Verimli AC Motorlar
Verimliliğin bu şekilde sınıflandırılması; işletmelerdeki teknik sorumlular için motor seçiminde büyük kolaylık sağlamaktadır. Burada somut bir örnek olması açısından tesisindeki tüm eski model AC motorları yenilemek isteyen bir işletme sahibi; IE3 sınıfı motorları satın alarak hem işletmesindeki AC motor verimlilik sınıfını en üst seviyeye çıkaracak hem de arzuladığı 'Enerji Tasarrufu'nu otomatikman sağlamış olacaktır.
Bundan 3-4 yıl öncesine kadar üretilmekte olan motorların eff3 (minimum verimlilik sınıfı, IE1'den daha verimsiz) olduğu düşünülürse kazancın ne kadar büyük olacağı da o denli açık olacaktır.
Somut Örnek: 22 kW/1500d/dk. lık bir ac motoru hem IE2/IE3 hem de IE1 sınıfları için verim açısından kıyaslayacak olursak :
IE1 motor verimi = %89,9
IE2 motor verimi = %91,6
IE3 motor verimi = %93,0 olduğunu görürüz.
Yüksek verimli ac motor kullanımının avantajları
1. Basitleşen motor seçimi
2. Avrupa Elektrik komitesinin hazırladığı IEC 60034-2 verimlilik normuna uygun EPACT standartlarında motor kullanımı ve sağladığı 'Enerji Tasarrufu'
3. Verimliliğin artması sonucu azalan kayıplar ve işletme masrafları
4. Yüksek verimli motorlarda azalan ısı kayıpları neticesinde daha uzun motor ömrü ile genişleyen rulman yağlama periyodları
5. Sürekli çalışmada yüksek aşırı yüklenme rezervi.